İstanbul trafiğini rahatlatan projelerden biri olan Avrasya Tüneli, ilk sürdürülebilirlik raporunu yayımladı. 2016 yılında hizmete açılan tünelin 2023 yılına ait raporu, enerji verimliliği, karbon ayak izi, su ve atık yönetimi gibi çevresel sürdürülebilirlik alanlarında yapılan çalışmaları ele alıyor.
Avrasya Tüneli İşletme İnşaat ve Yatırım A.Ş. (ATAŞ), sürdürülebilirlik konusundaki atılan adımları içeren raporu, kurulan Sürdürülebilirlik Komitesi tarafından hazırladı. GRI (Global Reporting Initiative) standartlarına uygun olarak sunulan rapor, tünelin çevresel, sosyal ve yönetişim boyutlarındaki işletme performansını ortaya koyuyor.
91 bin ton karbon emisyonu azaltıldı
Tünelin açılışından bu yana 172 milyon saat zaman ve 218 bin ton yakıt tasarrufu sağlanarak, İstanbul’daki hava kirliliği önemli ölçüde azaltıldı. Ayrıca, çevresel sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda gerçekleştirilen yenilikçi teknolojilerle karbon ayak izi düşürüldü ve bugüne kadar 91 bin ton karbon emisyonu azaltıldı.
Avrasya Tüneli, 2016’dan 2023 sonuna kadar sağladığı katkılarla ülke ekonomisine 1,5 milyar dolar değerinde katkı sağladı. Deloitte tarafından yapılan analizde ise, tünelin 8,6 milyar dolar kamu tasarrufu sağlaması bekleniyor. Bu da tünelin yatırım bedelinin yaklaşık 7 katı büyüklüğünde bir tasarruf anlamına geliyor.
"Sürdürülebilirlik konusundaki kararlılığımızı gözler önüne seriyor"
Avrasya Tüneli Yönetim Kurulu Başkanı Başar Arıoğlu, raporla ilgili değerlendirmesinde, sürdürülebilirliğin her geçen gün daha fazla önem kazandığını belirtti. Arıoğlu, "Avrasya Tüneli'nin sadece iki kıtayı birleştiren bir geçiş noktası değil, İstanbul'un geleceğine ışık tutan stratejik bir vizyon olduğunu" vurguladı. Ayrıca, tünelin enerji verimliliği artırma, karbon ayak izini küçültme ve toplumsal katkıları derinleştirme hedefleriyle yoluna devam edeceğini ifade etti.
Avrasya Tüneli'nin çevre dostu uygulamaları ve dijitalleşmeye yönelik çalışmalarla sürdürülebilirliğe katkı sağlamak, tünelin uzun vadeli hedefleri arasında yer alıyor.