Güney Afrika Cumhuriyeti’nin Kuzey Batı eyaletinde bulunan Stillfontein altın madeninde mahsur kalan kaçak madenciler arasında yamyamlık yapıldığı öne sürüldü. İnsan hakları örgütleri, hükümeti harekete geçmeye çağırırken, yetkililer bu iddialara dair somut bir kanıt olmadığını belirtti.
İnsan hakları örgütleri mahkemeye başvurdu
Madencilikten Etkilenen Toplulukların Eylem Birliği (MACUA), açlık nedeniyle ölen madencilerin cesetlerinin yendiğine dair iddialar üzerine Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Başvuruda, hükümetin madencilerin kurtarılması için harekete geçmemesinin yasalara aykırı olduğu belirtilerek, acil müdahale talep edildi.
Hükümet iddiaları doğrulamıyor
Kuzey Batı Eyalet Polisi Sözcüsü Adele Myburgh, iddiaların madencilerin gönderdikleri mektuplara dayandığını belirtti. Ancak şu ana kadar yamyamlık yapıldığına dair fiziksel bir kanıt bulunamadığını vurguladı. Yetkililer, madencilerin teslim olmamak için direndiğini ve yer altındaki durumun bağımsız olarak doğrulanamadığını ifade etti.
Kaçak madencilik Güney Afrika’nın büyük sorunu
“Zama zama” olarak adlandırılan kaçak madencilik, Güney Afrika’da yaygın bir sorun olmaya devam ediyor. Ülkenin terk edilmiş madenlerinde yasadışı yollarla değerli maden arayan bu kişiler, çoğu zaman tehlikeli koşullarda çalışıyor. Kaçak madenciliğin Güney Afrika ekonomisine yıllık maliyetinin 3,8 milyar doları bulduğu tahmin ediliyor.
Şimdiye kadar 1500’e yakın madenci teslim olurken, yüzlercesinin halen madende bulunduğu düşünülüyor. Cumhurbaşkanlığı İşleri Bakanı Khumbudzo Ntshavheni’nin “madencilerin gerekirse dumanla dışarı çıkarılacağı” yönündeki açıklamaları tartışma yarattı. İnsan hakları örgütleri, madencilere insani yardım sağlanması ve kurtarılmaları için hükümete baskı yapmayı sürdürüyor
