ABD’de hayatını kaybeden sanatçı Muazzez Abacı için Atatürk Kültür Merkezi’nde tören düzenlendi. Törenin ardından Abacı’nın cenazesi Ankara’ya götürüldü.
Abacı’nın kızı Aslı Saba Abacı, törende yaptığı konuşmasında "Annem, İstanbul’da geçirdiği kaza sonrası Amerika’ya yanıma geldi ve bir daha asla ayrılmamak üzere ayrı geçen yılların acısını çıkarırcasına hiç ayrılmadık. O sizleri çok özledi, ben ise ayrı yılların acısını çıkarmak için geri göndermedim" dedi.
Usta Sanatçı Muazzez Abacı, Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) geçirdiği kalp rahatsızlığı nedeniyle 12 Kasım Çarşamba günü 78. doğum gününde hayatını kaybetmişti.
Abacı için Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) düzenlenen törene; Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, İstanbul Valisi Davut Gül, sanatçılardan Muazzez Ersoy, Orhan Gencebay, Selami Şahin, Emel Sayın ve Abacı’nın kızı Aslı Saba Abacı ve torunu çok sayıda sanatçı ve sevenleri katıldı.
"Müziği ve sesi hep kulaklarda olacak"
Törende konuşan Abacı’nın torunu Sera Anderson ise şu ifadeleri kullandı:
"Hepinize anneanneme olan sevginiz için teşekkür ediyorum. Çocukken bu sevgiyi biliyordum ama bu kadar çok sevildiğinden haberim yoktu. Ben anneannem sayesinde, Türkiye’yi Türk olmayı ve Atatürk’ü çok sevdim. O, Türkiye’nin büyük sanatçısı, benim de canım anneannem. Bana her akşam meyve tabağı yapar, çorap giyinmemi söyler, birlikte annem ‘yeter’ deyinceye kadar alışveriş yapardık. Arkadaşlarımın da anneannesiydi. Bize yemekler yapar, sevinçlerimize ortak olurdu. O, yalnızca Türkiye’de değil, dünyanın her yerinde çok sevilirdi. Muazzez Abacı, anneannelerin en iyisi, en güzeliydi. Türkiye’de ismi hep dillerde, müziği ve sesi hep kulaklarda olacak bunu biliyorum"
"Her kuşaktan insanın gönlünde taht kurdu"
Törende konuşma yapan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ise, şunları kaydetti:
"Bugün burada, Türk Sanat Müziğinin efsane sesi, gönüllerimizde taht kurmuş, büyük bir sanatçıyı, Muazzez Abacı’yı uğurlamak için bir aradayız. Abacı, Türk Sanat Müziğinin en parlak yıldızlarından biriydi. Güçlü sesi, kendisine özgü yorumlarıyla her şarkıyı duygu seline dönüştüren, sanat anlayışı ve sahneye taşıdığı zarafetiyle adını müziğimin altın sayfalarına yazdırmıştır. Türk Sanat Müziğinin eserlerini yorumlarken, her notada, her kelimede kalplerimize dokunmuştur. Sayın Abacı, 1998 yılında Devlet Sanatçısı unvanını almıştı. Ancak şarkıları ile her kuşaktan insanın gönlünde taht kurarak, en kıymetli unvanını aldı ve halkın sanatçısı gönüllere yer edindi.”





